Şeriat Mekke'de Tamamlandı - Esat Arslan
Ä°lham ve Ä°drak
İnceleme Araştırma
Esat Arslan,Kuran’a bakarken klasik perspektiflerin dışına çıkıyor!
Batı felsefesi ve DoÄŸu geleneklerini harmanlayarak Ä°slam’ı ve hayatı okuyor!
Ä°çinde yaÅŸadığımız somut dünyadan hareketle Kuran’a yaklaşırız. Kuran, metafizikten psikanalize tüm zamanları ve tüm mekânları kuÅŸatan bir mutlak bilincin söylemi olsa da, bizim dünyalarımız Kuran’ın anlaşılmasında hayati bir rol oynar. Bu sebeple Kuran’ın henüz iniyor olduÄŸu asırda ele alınış tarzıyla, sahih bir zihniyetin kemale ermiÅŸ olduÄŸu söylenebilecek 11. asırda ele alınış tarzı; henüz Kuran’ın çağıyla iliÅŸkisizliÄŸinden dolayı bir travma yaÅŸamamış bir ilk dönem Osmanlı kadısının Kuran’a bakışıyla, Kuran’ın bozuk tezahürlerinin acısını iliklerine kadar hissetmiÅŸ bir tarihselcinin Kuran’a bakışı birbirinden daÄŸlar kadar farklı olacaktır. Bu kavrayışlar birbiriyle çatışıyor olabilseler bile bu fark saygıyla karşılanmalıdır. Çünkü her kavrayış aslında içine hakikat dökülen bir kadeh ve bu hakikatlerin her birbirini nakzediÅŸi aslında bu kadehlerin keyifle tokuÅŸturulmasından ibarettir. Elbette ki bazen kadehler paslanır. Ve her ortamda her kadeh münasip kaçmaz. Benim gözlerimde, Ä°slam siyasetinin olmasa da, Ä°slam düÅŸünce tarihinin özeti bundan ibarettir. Ä°lklerin, geleneksellerin ve modernlerin kavgalarının uÄŸultusunda biçimlenmiÅŸ bu biçimsiz kitapsa, ilmin kapısından içeri girdikten sonra bu yüce kapıyı hoÅŸ bir hatıra ve bir ‘arkhe-/kaynak‘ olarak hafızada saklayıp, gözlerini geleceÄŸe dikmeye çalışmaktan ibarettir. Ä°lmin kapısı: yani Ali ve çağı… Gelecek: yani bugünün halifesi olmasak da, California ve Pekin’in geleceÄŸi… Ve gelecek geldiÄŸinde, elbette ki, bu kitap en fazlasından hoÅŸ bir hatıra olarak deÄŸer kazanacak. Çünkü gelecek kuÅŸakların içinde yaÅŸadığı somut dünya bizimkinden bambaÅŸka olacak. Kuran denen sonsuzluk ÅŸarabından aldıkları lezzet de…